Sıcaklıktaki Değişimlerin Zeytin Yetiştiriciliği Üzerine Etkileri
İklim Parametrelerindeki Değişimlerin (Sıcaklık, Yağış, Kar, Nispi Nem, Sis, Dolu ve Rüzgar) Zeytin Yetiştiriciliği Üzerine Etkileri
Meltem AYAZ, Nurhan VAROL - Zeytincilik Araştırma İstasyonu Müdürlüğü, Bornova / İzmir
1. Zeytine Sıcaklığın Etkisi
Türkiye'de zeytin yetişen sahalardaki yıllık ortalama sıcaklıklara bakıldığında 14,5 ºC’nin zeytin tarımı bakımından alt sınır olduğu görülür. Yani 14,5 ºC izotermi Türkiye’de ekonomik olarak zeytin tarımı yapılabilecek alanların kabaca sınırını çizer. Buna göre; Güney Marmara kıyıları, Ege kıyıları ve grabenleri ile Akdeniz Bölgesi kıyı kesimi ve Güneydoğu Anadolu’nun batı kesimi sıcaklık bakımından zeytinin yetiştirilebileceği uygun alanlar olarak ortaya çıkar (Efe ve ark, 2011). İyi bir üretim ve yeterli bir kalite için zeytinlikler, ılıman kış şartları ile aşırı sıcak olmayan ve normal nemli yaz şartlarındaki iklim özelliklerini aramaktadırlar. Yıllık ve aylık sıcaklık ortalamaları, zeytin bitkisinin hem vejetatif ve hem de generatif gelişmesinde çok önemli rol oynar. Özellikle soğuklama süresi bu konuda çok kritik bir süreç olarak ön plana çıkar. Sonraki süreçte de çiçeklenme ve çiçek açma faaliyetlerinde sıcaklığın önemi büyüktür (Ulaş, M., 2012).
1.1 Zeytin Ağacına Aşırı Soğuğun Etkisi
Subtropikal karakterli olan zeytin kültürleri aşırı soğuk şartlara karşı hassas olmaları nedeniyle –5ºC sıcaklıkta ağacın nazik dokularının ölüme kadar uzanan ciddi hasarlara uğramaya başlarlar. Daha da düşük sıcaklıklar zeytin bitkisinde zararlar oluşturur öyle ki önce yapraklar, sonra sürgünler ve dallar, sonrasında da gövdede donmalar meydana gelir. Zeytin ağacı ancak -70 C'ye kadar olan düşük sıcaklıklara tahammül edebilmektedir. Bu durum ağacın çeşidi, don olayının şiddet, frekansı yanında rüzgar hızı, havanın nem durumu, bakı, toprak nemi, toprak sıcaklığı gibi değişkenlere bağlıdır. Bu zararlar yaprak dökümü, yıllık sürgünlerin kahverengiye dönmesi, kabuklarda çatlamalar ve hatta kurumalar şeklinde ortaya çıkmaktadır. -10ºC gibi daha da aşırı soğuklarda (zeytin çeşitlerine göre değişebilir) tüm ağacın ölümüne kadar uzanan ciddi tehlikeler ortaya çıkabilir (Çizelge 1).
Düşük sıcaklıkların görülme sıklığı Marmara Bölgesinde daha yüksektir. Ege ve Akdeniz bölgelerinde denizden uzaklaştıkça düşük sıcaklıkların görülme sıklığı artar (Temuçin, E., 1993; Çukur, 2001 ve Efe ve ark, 2011). Bazı çeşitler soğuktan fazla etkilendiği gibi mahsülsüz ağaç mahsüllüden, kalın pişkin kabuklu olanlar ince ve pişkinleşmemiş olanlardan, hafif budanmışlar ağır budanmış ağaçlardan daha az zarar görürler.
Don zararı olan yerlerde öncelikle zarar görmüş sürgünlerin temizlenmesine özen gösterilmelidir. Orta kuvvetli zararlarda şiddetli budamadan kaçınılmalıdır. Zarar nispeten hafif ise ağacın budanması yerine bakırlı ilaçlama yapılır. Sulama, Zeytin Bilimi 35 azotlu gübreleme gibi bakım tedbirleri uygulanmalıdır. Soğuk şiddeti fazlaysa iskelet budamasına gidilmelidir. Dondan zarar görmüş ağaçların yenilenmesi için yapılan her budamada kesim yerlerine katran sürülmeli, kabaklama ve dal kesimlerinde açıkta kalan yerlere kireç sürülmelidir (Aykas, 2004 ve Özen, 2004).
1.2 Zeytin Ağacına Aşırı Sıcağın Etkisi
Vejetasyon döneminde düşük sıcaklıklar kadar yüksek sıcaklıklar da zeytin ağacını ve meyve verimini olumsuz etkilemektedir. Sıcaklık derecesi arttıkça fotosentez şiddeti de artar ve 30ºC'de genellikle fotosentez en yüksek miktarına erişir. Bu sıcaklık derecesinden sonra fotosentezde rol oynayan birçok enzimlerin yapısı bozulmaya, dolayısı ile aktiviteleri azalmaya başlar. Bunun sonucunda fotosentez şiddeti 30ºC'den itibaren azalır ve 40ºC ile 45ºC'de ise tamamen durur. Yüksek sıcaklıklar nedeniyle Zeytincilik Güneydoğu Anadolu Bölgesinde sorunlu olup, marjinal şartlarda yürütülen bir ekonomik faaliyettir (Çepel, 1983; Efe, 2004).
Zeytin ağaçlarının tozlanma ve döllenme zamanlarında oluşan aşırı nem, polen tozlarını birbirine yapıştırdığından tozlanma ve dolayısıyla döllenmeye engel olmaktadır. Bu dönemde oluşacak sıcak ve kurutucu rüzgarlar ise dişicik tepesini kurutarak tozlanmayı ve meyve oluşumunu azaltmaktadır.
Yine benzer şekilde yeterli güneş ışığı alamayan ağaçlarda da çiçek tomurcuğu oluşumu engellenmektedir. Konuyla ilgili tedbir olarak ağaçların uygun aralık ve mesafelerde dikilmesi ve ağaçların güneş ışığından en iyi şekilde faydalanmasını sağlayacak şekilde budanması gerekmektedir. Zeytin ağaçlarının 40ºC’nin üzerindeki sıcaklıklara dayanabilmek için sulama yapılması gerekmektedir (Varol, 2009).
1.3 Zeytin Ağacının Sıcaklık İstekleri
Aylık ortalama sıcaklıklar zeytinin fenolojik devreleri ile olan ilişkileri bakımından önemlidir. Zeytin tarımının yoğun olarak yapıldığı bölgelerde en soğuk ay olan Ocak ayının ortalama değerleri 4,4ºC ile 10ºC'ler arasında değişmektedir. Zeytin, soğuklama ihtiyacı olan bir ağaç olmasına rağmen bu ihtiyacını günlük 7ºC ve biraz altındaki sıcaklıklarla karşılayabilmektedir.
Zeytin ağacının tahammül edebileceği alt sıcaklık sınırı -7ºC'den öteye pek gidememektedir. Aylık sıcaklık ortalamalarının 4,4ºC ve daha düşük olduğu yerlerde, düşük sıcaklıkların tekrarlama ihtimali yüksektir. Bu şartların geçerli olduğu sahalarda zeytin tarımı risk taşır. Zeytin soğuklama ihtiyacını ancak 7ºC ile -7ºC arasındaki sıcaklıklarda karşılayabilmektedir.
Ertin, E., 2000'e göre; Zeytin ağaçlarında çiçek tomurcuklarının oluşabilmesi için ağaçların kış soğuklama isteklerini karşılamaları gerekmektedir. Zeytin ağacının çiçeklenme için soğuklama ihtiyacının da karşılanması gerektiğinden Ocak ayından Nisan ayına kadar olan dönemde soğuklamaya (7,2 ºC altında en az 50-60 saat ile 1200 saatten daha fazlasına kadar) gereksinim duyulmaktadır.
Varol, N, 2009'a göre kışın ağaçların 7ºC'nin altında geçirecekleri saat sayısı soğuklama isteğini ifade etmektedir. Soğuklama istekleri çeşitlere göre değişmekle beraber Gemlik çeşidinde 600 saat, Domat, Ayvalık, Çakır çeşitlerinde 1000 saatten fazla bulunmuştur. Ayrıca ağaçların ağır bir mahsül yılından sonra çiçek tomurcuğu oluşturabilmeleri için daha uzun süre soğuklamaya ihtiyaç duydukları, ağır mahsül yılından sonra ılıman bir kış geçiren ağaçların daha çok sürgün ve dallarının (vejetatif aksam) gelişeceği bildirilmiştir. Ayrıca ilkbahardaki geç donlar, gelişmekte olan çiçek tomurcuklarını zararlandırarak, ağaçların yıllara göre değişen verime (periyodisite) yönelmesine neden olmaktadır.
Zeytin Ocak-Nisan döneminde çiçek tomurcuğu oluşumu için belli bir soğuklama dönemine ihtiyaç duymaktadır (Temuçin, E., 1993).
Şubat ve Mart aylarında, zeytinin ihtiyacı olan 5 ºC ile 10 ºC'ler arasındaki sıcaklıklar, zeytin tarımının Ayaz ve Varol 36 önemli olduğu bölgelerin tamamında gerçekleşmektedir. İlkbahar aylarında ortalama sıcaklıklar Akdeniz Bölgesin'de daha yüksek, Marmara'da ise daha düşüktür. Bu nedenle yeni sürgünlerin oluşumu, çiçeklenme gibi vejetatif faaliyetler Akdeniz Bölgesi'nde daha erken başlamaktadır (Efe ve ark, 2011).
Çizelge 2 incelendiğinde zeytin ağacının fizyolojik dönemlerine göre ihtiyaç duyduğu sıcaklık derecelerinin farklı olduğu görülmektedir. Zeytin ağacının sıcaklık gereksinimi, ağacın ilk sürgünlerden çiçeklenmeye kadar olan ilkbahar mevsiminin başlarında (5-10 ºC), çiçeklenme dönemi olan 20 Nisan-20 Mayıs (yağışlı ve serin geçen yıllarda Haziran ayı ortalarına kadar) arasında (15-20 ºC), meyve oluşumu ve büyüme dönemi olan yaz aylarında (20-25 ºC), meyvelerin olgunlaştığı sonbahar döneminde (15 ºC) ve tam olgunluktan hasat sonuna kadar olan dönem (5 ºC) gibi değişik devrelerde farklılık gösterir Bu devreler şüphesiz o yılın meteorolojik koşullarına ve zeytin çeşitlerine göre değişiklik gösterebilir (Aykas, 2004).
Zeytinde çiçeklenme ve meyve bağlama oranları verimin bir göstergesidir. Zeytinin çiçeklenme başlangıcı, daha sonra meyveye dönüşecek olan çiçek tomurcuklarının açma yada tam açma döneminden yaklaşık 8 hafta önce gerçekleşmektedir. Çiçeklenme oranını etkileyen en önemli faktör ise sıcaklıktır. Konuyla ilgili yapılan çalışmalarda çiçeklenmenin, günlük minimum sıcaklığın 7,2 0 C olduğu şartlarda gerçekleştiği belirtilmektedir. Bu nedenle hava sıcaklığının 7 0 C'nin altına düştüğü dönem, zeytin ağacının dinlenme dönemi olarak kabul edilmektedir. Ancak bununla ilgili yapılan çalışmalarda sabit sıcaklık altında 7 0 C veya daha düşük sıcaklıkta çok az da olsa çiçeklenme gösteren ağaçlara rastlanmıştır. Buna karşılık 12,5 0 C'lik sabit sıcaklığa maruz bırakılan ağaçların çiçeklenme oranında önemli artışlar gözlemlenmiştir. Sıcaklığın 12,50 C olması soğuklama etkisi için yeterince soğuk; hücre bölünmesine olanak verecek düzeyde de sıcak olduğu belirtilmiştir (Temuçin, E., 1993).
Çiçeklenmede olduğu gibi döllenmenin sağlanmasında da en önemli etkenlerden birisi sıcaklıktır. Düşük sıcaklıklarda çiçek tozu çim borusunun gelişimi yavaşlamakta ve bu süre içerisinde ovaryumdaki tohum taslakları canlılığını kaybederek döllenme gerçekleşememektedir. Ayrıca, yüksek sıcaklıkların da kendine uyuşmazlığı arttırdığı bir çok çalışmada belirtilmiş ve bu şartlar altında yabancı tozlanmanın meyve tutumunda daha etkili olduğu görülmüştür (Mete, 2009 ).
Mayıs-Haziran aylarındaki normalin üzerinde sıcaklık yükselmesi yapraklarda fazla terlemeden dolayı büzülmeye neden olmaktadır. Kuzeye bakan meyilli zeytinliklerde gündüz-gece sıcaklık farkından ince sürgünlerde kabuk çatlaması meydana gelmekte ve buralardan kuruluk içeriye işlemektedir. İlkbahardaki aşırı sıcaklar döllenmeyi engellediğinden meyve tutumu olmamaktadır. Kış aylarındaki anormal ısı yükselmeleri uyumayı önleyip, ağacın zamanından önce sürgün vermesine neden olmaktadır. Gövdesi çıplak ağaçlar aşırı güneşten yanmakta ve kavrulmaktadır (Aykas, 2004).
Efe ve ark, 2009 “Sıcaklık Şartlarının Türkiye’de Zeytinin (Olea europae l.) Yetiştirilmesine, Fenolojik ve Pomolojik Özelliklerine Etkisi” isimli çalışmalarında Türkiye'de zeytinin yetiştiği önemli sahalardan seçilen 6 Meteoroloji İstasyonu (Gemlik, Edremit, Milas, Antalya, Antakya ve Nizip)'na ait sıcaklık verilerini analiz ederek karşılaştırmışlardır. Bu İstasyonlardan elde edilen minimum, maksimum, ortalama sıcaklık, donlu günler, alt ve üst sıcaklık sınırları arasındaki ortalama değerler zeytinin fenolojik ve pomolojik özellikleri ile birlikte değerlendirilmiştir. Çalışma bulgularına göre; Antakya'da -14,6°C ye kadar düşen sıcaklıklar soğuğa duyarlı Saurani (Savrani) çeşidi için risk oluşturmaktadır. En düşük sıcaklık değerinin -12,5°C ye kadar düştüğü Nizip'te sıcaklıkların -7°C’nin altına düşme sıklığı Aralık - Zeytin Bilimi 37 Mart ayları arasındaki dönemde artmaktadır. Edremit'te ise zeytin ağacına zarar verebilecek düşük sıcaklıkların gerçekleşme aralığı Aralık, Ocak ve Şubat ayları olmak üzere üç aylık daha kısa bir dönemi kapsamaktadır. Nizip dolayları, 45,3°C ile yüksek sıcaklıklardan en olumsuz şekilde etkilenen alan olma özelliğine tabidir. Ayrıca Antalya ve Milas da 44°C'yi aşan yüksek sıcaklıklar nedeniyle riskli sahalar olarak dikkati çekmektedir. Değerlendirmeler, Türkiye'de zeytinin yetişmesi, fenolojik ve pomolojik özellikleri üzerinde sıcaklık koşullarının belirleyici bir etkiye sahip olduğunu ortaya koymuştur. Çalışma sonucunda sıcaklık ile ilgili düşük ve yüksek ya da ekstrem değerlerin zeytinin yetişmesini, kalitesini ve verimini olumsuz şekilde etkilediği, düşük sıcaklık nedeniyle gerçekleşen olumsuzlukların, zeytin bitkisi üzerinde aşırı yaprak dökümü, kabuk çatlaması, kalın dal ölümleri şeklinde etkili olduğu, yüksek sıcaklık değerlerinin ise özellikle zeytin meyvesinin boyutlarının küçülmesine yol açtığı vurgulanmıştır.
Çolakoğlu ve Tunalıoğlu, (2010), “Aydın İlinde Zeytin Üretimi ile İklim Verileri Arasındaki İlişkilerin Belirlenmesi” isimli çalışmalarında 1990- 2007 yılları arasında düzenli iklim kayıtlarına ulaşılan 4 ilçede (Merkez, Kuşadası, Nazilli ve Sultanhisar) elde edilen verilerle zeytin verimi ve iklim arasındaki ilişkiyi ortaya koymak için gözlem yapmışlardır. Elde edilen bulgulara göre Aydın ilinde zeytin ağacının toplam sıcaklık isteği 2.392,08 gün derece; soğuklama ihtiyacı ise 817,8 saat olarak bulunmuştur.Ayrıca zeytin veriminde etkili iklim verilerinden istatistiki olarak önemli bulunanlar Aydın merkez için ortalama nem ve ortalama güneşlenme süresi, Kuşadası için sadece ortalama güneşlenme süresi, Nazilli için toprak sıcaklığı, ortalama nem, ortalama rüzgar ve toplam yağış, Sultanhisar için ise ortalama maksimum sıcaklık ve ortalama rüzgar bulunmuştur.




© 2025. All rights reserved.
İTOGA Çiftliği, Uluköy İç Yolu, No.404 17602 Uluköy / Ezine / Çanakkale, Türkiye